Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, The Bodrum Cup’ın, kentin tüm değerlerini içinde barındıran ve mavi ekonominin sürdürülebilirliğine büyük katkıları olan eşsiz bir etkinlik olduğunu ifade etti.

Deniz turizminin öncüsü sayılan mavi yolculuğun kent ekonomisine farklı bir bakış açısı ve değer kattığını belirten Ahmet Aras, “Deniz yoluyla geçimini sağlayanların bu kaynakların sürdürülebilirliğini sağlaması da bizim için önem arz ediyor. The Bodrum Cup balıkçılıktan turizme, gemi yapımından yenilenebilir kaynakların üretilmesine kadar her şeyi içinde barındıran Bodrumluların göz bebeğidir” dedi

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras aileden denizci… Bodrum’un her kıyısında, her koyunda asırlarca dümen tutmuş denizcilerin anıları olduğunu söyleyen Aras, “Bunları yaşatmamız, gelenek, görenek ve kültürümüze, denizlerimize, ahşap teknelerimize sıkı sıkıya sahip çıkmamız gerekiyor.” diyor.

Kuzeni Erman Aras’ın 34 yıl önce başlattığı Bodrum Cup’ın; kentin tüm değerlerini içinde barındıran ve mavi ekonominin sürdürülebilirliğine büyük katkıları olan eşsiz bir etkinlik olduğunu söyleyen Ahmet Aras ile Bodrum Cup’ı konuştuk.

*Bodrum Cup ile nasıl tanıştınız?

Doğma büyüme Bodrumluyum. Bodrum’un turizmden önce geçim kaynağı balıkçılık, süngercilik, mandalina ve zeytindi. 1965’ten itibaren turizmin gelişmesiyle birlikte nüfus artışı Bodrum’u hızla gelişen bir turizm merkezi haline getirdi. 1989 yılında kuzenim Erman Aras’ın önderliğinde Era Bodrum Yelken Kulübü’nün yaşama geçirdiği, yelkenciliği benimsetmek üzere çıktığı yolda başlayan bir organizasyondu. 34 yıl önce Bodrum Cup’la birlikte dünya çapında her kesimin tanıştığı, farkındalık yaratan bir organizasyon olma özelliği ile Bodrumlular olarak odağımıza aldık. Bu tanışma yıllardır bizlere dostluğu, sevgiyi, barışı pekiştirmede yardımcı oldu ve olmaya devam ediyor.

*Bodrum Cup sizin için ne ifade ediyor?

Bodrum kavuşma kentidir. Ege ve Akdeniz’in suları burada birleşir. Kuzey ve Güney rüzgarları burada birbirini bulur. Diyebilirim ki Bodrum’da her buluşma daha güzel şeylere evrilir. Kentimizin benzersizliğinin en büyük güzelliği de budur. Tarihe nam salmış şahsiyetlerin ülkesi Bodrum’un doğal tarihi ve kültürel mirasıyla; iyilik ve barış duygularını içine alan Bodrum Cup, büyülü bir organizasyon. Bu büyüyü tam 34 yıldır büyük bir emek ve özveriyle bugünlere kadar getirmiştir. Her sene ekim ayında sevgiye, saygıya, dostluğa, barışa, kardeşliğe, ekip ruhuna, omuz omuza vermeye ve daha birçok güzelliğe çağrıda bulunan bir organizasyondur.

*Bodrum Cup’ın Bodrum ekonomisine ve denizciliğine katkıları nelerdir?

Deniz turizminin öncüsü Mavi Yolculuk kent ekonomisine farklı bir bakış açısı ve değer katmıştır. Son yıllarda gelişerek devam eden kruvaziyer turizmi de buna eklendi. Bununla birlikte The Bodrum Cup, 34 yıldır içinde barındırdığı ticaret, kültür, denizcilik, doğa, çevre her şeyiyle sürdürülebilir bir etkinlik. Deniz yoluyla geçimini sağlayanların geçim kaynaklarının gelişmesi ve korunmasını desteklerken, aynı zamanda kıyı alanlarımızın çevresel, ekonomik, denizcilik adına sürdürülebilirliğini sağlamak da bizim için önem arz ediyor. The Bodrum Cup balıkçılıktan, turizme, gemi yapımından, yenilenebilir kaynakların üretilmesine kadar her şeyi içinde barındıran Bodrumluların gözbebeğidir.

Yine dünyada yeni eğilim; yerel ekonominin güçlenmesi, tarihi değerlerin, yerel ürünlerin dünya pazarına çıkması, turizme kazandırılmasıdır. Dolayısıyla o bölgede üretimin artması ve o bölge ekonomisine katkı sağlaması. Bir taraftan tekne üretiyoruz bir taraftan yerel ekonomiye katkı sağlıyoruz. Kentimizi ziyaret eden misafirlerimiz inanılmaz bir deneyim yaşıyorlar bu teknelerin üzerinde. İşte ne kadar yerelsek o kadar evrenseliz. Yüzlerce yıldır denizlerimizde yelken açmış, dümen tutmuş denizcilerimizin de anıları var bu topraklarda. Bunları da yaşatıyoruz. Geleneğimize, göreneğimize, kültürümüze, gastronomimize sahip çıkmamız gerek.

*Bu yıl #empoweringtheblue #maviyeguckatiyoruz temasıyla yelken açıyoruz. Bodrum Cup’ın önümüzdeki yıllarda ne gibi hedefleri olmalı size göre?

Kentimiz tekne imalatında oldukça başarılı ve en önemlisi de teknelerimiz organik… Brüksel ziyaretimde teknelerimizden bahsetmiştim. Organik, ahşaptan imal edilen teknelerimizde çoğu zaman motor bile basmadığımızı, yelkenle seyrettiğimizi anlattım. Dünyada şu andaki eğilimi gözlemleyecek olursak küresel iklim krizi etkisinde karbon salınımını, sera gazı salınımını en aza indirmek hedeflerimiz arasında.  Son dönemde öne çıkmamızı sağlayan gelişmelerin başında geliyor.  Bu sebeple Bodrum Cup çok önemlidir. Avrupa’da bu gibi çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyabiliriz. Bodrum olarak buna öncülük edebiliriz.

*Bodrum Cup’tan unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?

Yıl 2017… Bodrum Cup’a 1974 model Dede lakaplı, nam-ı diğer Mustafa Yıllıkçı’nın yaptığı ‘Mavi Boncuk’ isimli tekneyle katılmıştım. Çok özel bir tekneydi. O yıl tırhandil kategorisinde üçüncü olduk. Bugün hatırlıyorum da epey zorlanmıştık! Özellikle Bodrum-Gümüşlük etabı çok zorluydu. Hatırı sayılır bir fırtına vardı. Yine Leros etabında yelkenimiz yırtıldı! Yunanlı bir yelkencinin yardımıyla tamir ettik. Sağ olsun yelkenimizi dikti! Bodrum Cup sadece bir yarış değil… Yardımlaşma, sevgi, dostluk, barış… Her anlamda bütün olduğumuz, acısıyla tatlısıyla tüm zorluklarıyla yaşama hoş anılar bırakmamıza vesile olan bir organizasyon.